Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.



 
AnasayfaLatest imagesAramaKayıt OlGiriş yap

 

 Silent Hill: Homecoming

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
GencFForum
Admin
Admin
GencFForum


Mesaj Sayısı : 93
Kayıt tarihi : 06/05/09
Yaş : 33
Nerden : Aydın

Silent Hill: Homecoming Empty
MesajKonu: Silent Hill: Homecoming   Silent Hill: Homecoming I_icon_minitimeÇarş. Mayıs 13, 2009 7:14 am

"Korku, hayatta kalabilmenin vazgeçilmez bir unsurudur!"
Hannah Arendt (1906-1975), Alman Filozof


Silent Hill: Homecoming 1_13

Hiçbir canlı dünyaya bir korkak ya da kahraman olarak gelmez. Korku sonradan oluşan bir "Tehlikelere karsı duygusal tepki" reaksiyonudur. Onu yaşamamız için çok farklı sebepler vardır. Örneğin kapalı alan korkusu Klostrofobi’dir. Otuzlu yaşlarda fazlaca bayanların yaşadığı bir korku türüdür. Bir hastalık değildir, zihnin fırsatını buldukça bu bireye uyguladığı yanılsamanın yarattığı duygudur. Sudan korkan insanlaraysa Hidrofobik denir. Bu korkunun esiri olan insanlar bir su damlasını gördüklerinde terleme, baş dönmesi gibi belirtiler gösterirler. İleri seviyede Hidrofobik insanlar bir bardak su içerken bile koca bir okyanusta boğulacaklarını zannederler. Ondan hep kaçmaya çalışsak da o hep içimizdedir. Adeta beynimizdeki düşmandır korku. Üstüne gitsek de bize yeni korkular sunmak için her zaman tetikte bekler. Hiçbir canlı varlık onu yenemez.

Korku edebiyatı üzerine şimdiye kadar birçok eser yapılmıştır. Stephen King’in gerilim dolu romanlarından Alfred Hitchcock’un filmlerine, ünlü ressam Edward Munch’ün "Çığlık" tablosundan, Mısır kalıntılarındaki tanrılara kurban verme ayinlerine kadar birçok alanda kaçamadığımız bu duyguyu; başkalarının gözünden yaşayarak anlamsızca bir merakın da tetiklediği istekle korkuyu gözlemledik. Sinema dünyasında en çok yapılan türlerden biri korku filmleri oluyor. Ucuz ve izleyicileri etkileyebilme özelliği en fazla olan tür korku filmleridir. Örnek olarak sadece 15.000 dolarlık bütçesi ve 100 milyon doları aşmış hasılatı ile 1999 yapımı The Blair Witch Project’i gösterebiliriz. Bunun yanında dünyanın en çok satan romanları arasında ünlü İngiliz yazar Agatha Christine ve Amerikalı yazar Stephen King’in romanları kitap satışlarında ilk sırayı alıyor.

Teknolojinin Evrimi, Korkunun Evrimini Hızlandırdığında


Silent Hill: Homecoming 1_5

Video oyunlarının evrimi, onların gelişimini sağlayan yapı taşına yani teknolojiye bağlıydı. Teknoloji geliştikçe video oyunları bizleri eskisinden daha da içine çeker bir hal aldı, çünkü yapımla seyircinin arasına interaktivite girdiğinden "Korku" kelimesinin anlamı daha da güçlenmişti.

Her şey, 31 Ocak 1999 yılında ünlü Japon oyun şirketi Konami çalışanlarının, endüstriyi daha önce görülmemiş bir şekilde sallamasıyla başladı. Ortaya çıkardıkları yapıt video oyunlarında korku temasını sonsuza dek oyun severlerin ve özellikle otoritelerin gözünde bir kült haline getirdi. Video oyunlarında ilk defa psikolojik korku türüyle karşılaşıyorduk. Bu hiçbir oyuncunun alışkın olmadığı, ama rüyalarını süsleyen bir gelişmeydi. Oyunun sunduğu korku teması o kadar derin, o kadar iyi tasvir edilmişti ki, dünya çapında birçok insan oyunu yalnız başına oynayamadığından yakınıyordu. Kapkaranlık mekanlarda geçen sinir bozucu müzikler eşliğinde elinizde sadece cızırtılı bir radyo ile dolaştığınız lanetli kasabanın, oyun endüstrisinde kendine haklı bir yer edinişini ve global anlamda on yıllık bir fenomene dönüşmesinden bahsediyoruz. Yapımcı ekip olan Team Silent’ın yönetmen koltuğunda Keiichiro Toyama’nın ve ünlü Japon besteci Akira Yamaoka’nın eşsiz eserleriyle renk kattığı bu kasabanın adı Silent Hill.



Bambaşka bir Silent Hill geliyor!
Silent Hill’e hoş geldiniz

İlk Silent Hill’in bu kadar çekici olmasındaki etken, sunduğu psikolojik gerilim türünden ziyade şüphesiz ince işlenmiş, üzerinde kafa patlatıldığı her halinden belli olan kurgulanışı ve hikayesiydi. Oyun hikayesi zamanla karşılaştığımız onlarca yan karakter olsa da, daha çok bir baba (Harry Mason) ve kızının (Cheryl Mason) etrafında dönüyordu. Yaşanan olaylardan 7 yıl önce Harry Mason ve karısı evlerinin yakınlarındaki şehirlerarası yolun kenarına bırakılmış bir bebek bulurlar. Bebeği sahiplenerek Cheryl adını takarlar. Zamanla annenin geçirdiği sağlık sorunları aileye pahalıya patlar ve anneyi kaybederler. Harry Mason’da yanına kızını alarak yaşadıkları travmatik durumdan biraz olsun kurtulmak için, Silent Hill kasabasına tatil yapmak için yola koyulurlar. Kasabanın yakınlarında yaşadıkları bir trafik kazası sonucu oyun başlar ve Cheryl’ın araçta olmadığını fark etmemizle onu bulmak için yola koyuluruz. İlk Silent Hill’in oyun sonu biter Cast’ın isimleri ekrandan süzülür ve 10 saniyelik bir görüntü ekranda belirdiğinde tüyleriniz diken diken olur. Kısacık bir görüntüdür belki ancak bu manzarayı gördüğünüzde televizyonun karşısına geçip saygıyla oyunun önünde eğilebilirsiniz.

"Teknolojinin evrimi, korkunun evrimini hızlandırdığında" başlığıyla yazıya başlamamın nedeni ilk Silent Hill oyunundan sonraki yapımların dönemin gelişmiş platformlarında, yani Sony Playstation 2 ve ilk Xbox dahil PC’de de karşımıza çıkmasıdır. Yıl 2001’dir ve teknoloji ilerlemiştir, dolayısıyla Silent Hill 2 daha korkunç görsellerle, ses efektleri ve teknik olanaklar ile oyun endüstrisine bomba gibi düşmüştür. Silent Hill 2’nin hikayesi ilk oyundan bağımsızdı. Sadece Silent Hill’de geçiyordu. İlk oyunda Tolluca Lake’in (Toluka Nehri) ardında göremediğimiz birçok yeri görme fırsatımız olmuştu. Hikayemiz karısını kaybetmiş bir adamın, James Sunderland’in üç yıl önce kaybettiği karısı Mary’den aldığı "Silent Hill" deki "Özel yerimizde buluşalım!" mektubuyla başlıyor. Derhal olay yerine gelen James, başına gelen ilginç deneyimin benzerlerinin başkalarının da başına geldiğini anlar. Kasabaya adımımızı attıktan kısa süre sonra annesini arayan genç bir kadın olan Angela ile tanışırız. Ardından benzer şekilde başka birini arayan Eddie ile tanışıyoruz. Her iki karakter de bize kasabayı terk etmemizi söyleyip duruyor. Oyunun hikayesi yine ilgi çekiciydi ve ilk oyunda bahsedilen efsanevi "Piramid Kafa" karakteriyle ilk defa Silent Hill 2’de karşılaşıyorduk. Grafiksel anlamda gördüklerimiz çok etkileyiciydi ve atmosfer yine karanlık, bolca sisli ortamlarla bizi boğmaya çalışan bir yapıda ilerliyordu ilk oyun gibi.

Hikaye Örgüsünün Bağlanışı



Silent Hill: Homecoming 1_4

İlk Silent Hill’deki tüm soru işaretlerini aklımızdan silmişti Silent Hill 3. Oynadığımız ana karakterin (Heather Morris) gerçekte kim olduğunu, ilk oyundaki Harry Mason’ın (Cheryl Mason’ ın babası) akıbetini ve Silent Hill’deki bir sürü ayrıntının iç yüzü ortaya dökülmüştü. 2003 yapımı olan Silent Hill 3, genel grafik yapısı ve karakter seçimleriyle de şimdiye kadar yapılmış en iyi oyunlardan biridir halen. Silent Hill 3’ün önceki oyunlara nazaran daha fazla şiddet içerdiğini belirtebiliriz. Bir de daha önce hiçbir video oyununda, tanrının varlığı bu kadar gözler önünde işlenmemişti. Oyunun sonundaki kilise sahnelerinde ana karakterimizin tanrıyı yenmek için kalbini kusarak yemesi, Silent Hill 3’ün şiddet sahnelerinin ne kadar özenle yapıldığının küçük bir göstergesi gibiydi adeta. Oyun Sony Playstation 2 ve PC platformlarına çıktı, Xbox’ a gelmedi.




Silent Hill 4: The Room, Sony Playstation 2, PC ve Xbox platformlarına Japonya’da 2004 Haziran’nın da çıkmıştı. Önceki Silent Hill oyunlarına nazaran Silent Hill 4, Amerika’nın güney Ashfield bölgesinde geçiyordu. Hikaye örgüsü apartman dairesinde hapsolmuş Henry Townshend’ın etrafında şekilleniyordu. Oyun FPS modunda oynanışa izin veren ilk Silent Hill oyunu olmuştur. Grafiksel anlamda diğer Silent Hill oyunlarından farklı bir görselliğe sahipti. Oynanışa getirilen olumlu yenilikler olsa da oyun fazla orijinal ve Silent Hill elementlerinin dışına çıkmaya fazla meyilli olduğundan satışlarda akranları kadar başarılı olamamıştı.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://genc.forumotions.net
 
Silent Hill: Homecoming
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
 :: ~~ Oyun ForumLarı ~~ :: Oyun İncelemeleri / Açıklamaları-
Buraya geçin: